11 Haziran 2009 Perşembe
ÇİZGİ İLE EDEBİYATIN BEKLENDİK KARŞILAŞMASI: DELİ GÜCÜK
(...) Kahraman elbette önemli ama Deli Gücük’teki hikâyeler kahramanın ekseninde gelişmiyor. Hatta kimi zaman Deli Gücük sadece adıyla var oluyor, oradan geçen bir yabancı oluyor. Hikayeler dönemin insanlarının hayata karşı duruşunu, var oluşunu ve ilişki biçimlerini yansıtan fotoğraflara dönüşüyor. Öte yandan yazarlar hikâye başındaki epigraflarla Paul Auster’dan Kemal Tahir’e, Mehmet Akif’ten Marqueze kadar birçok edebiyatçının metinlerine, fantastik ve korku edebiyatına referanslarla; dini, mitolojik, masalsı inanışları harmanlayarak katmanlı okumalara imkan tanıyor. Basbayağı edebi bir tat oluşuyor. Çizerlerin kendi tarz ve yorumlarıyla resmettiği karelerle görselleşen anlatı okurlar için her sayfada sürpriz detaylar vaat ediyor (...)
[Ayhan Savman, www.medyakulturu.com sitesinde yayınlanan aynı başlıklı yazıdan alıntı…]
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder