Bu oğlanın memleketinde bir mahluktan bahsederler: Enkebir... Bir nevi
gece cini. Anadolu’da başka başka isimlerle bilinir. Ardahan’da Yolazdıran,
Aladağlar’da Harparik,
Yozgat’ta Kibilik,
Diyarbekr’de Kepoz derler
ona; Harput’ta Kamos,
Niksar’da Aldaçı,
Zile’de Hobur,
Kars’ta Mekir,
Edirne’de Koncolos...
Çukurova’da Varsaklar ona Kara-kırnak
ya da Kara
Tırnak der. Sürmene’dekiler ise Karakura. Lazlar Germakoçi bazen de Dağkoçi der... Dağ Adamı yani. Kaftarküski, Çarşamba Babası veya Ahubaba diyen de çoktur
ona. Kimi Kara Baba diye
bilir onu. Ama şu kuru bozkırın göbeğinde, Anadolu’nun çorak kasıklarının
ortasında, onu esas Deli
Gücük diye bilirler... Oğlan onu imdada çağırıyor.
19.yüzyıl Anadolu bozkırı, binbir dilli beddua, göz gözü
görmez yağmurlar, kimsenin uğramadığı tenha yollar, gece uykusundan sağ çıkan
yolcular, afyon ve tütün dumanı, şayia ve velvele, kan pıhtısı...
Memleket kokan adalet. Huzursuz seyyah, kargalarla
konuşan adam "yalan dünya, kahrolası hayat". DG, Osmanlı taşrasında,
dünyayla, alçaklarla, kendiyle hesaplaşıyor...
Murat Başekim, karanlık bir adamın hikayelerini
anlatıyor. Rahatsız edici, tekinsiz ve tuhaf...Zifiri bir siyahlıkla edebiyat
şehrengizine çörekleniyor.
10 Ekim 2012'den itibaren bütün seçkin kitapçılarda
İletişim Yayınlarından...
4 yorum:
Çizgi roman albümleriyle ilgili olarak bunu söylüyorlardır. DG adıyla sorarsanız bulursunuz
Ben nerede yaşadığınızı, hangi kitapçıya neyi sordunuz bilmiyorum ama yukarıdaki kitabın editörü benim, baskısı olmasa en önce ben bilirdim. Selamlar
Yorum Gönder